I- GİRİŞ
Bilindiği üzere, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün sorumluluğunda işletilmekte olan Boğaz Köprüleri ve otoyollarda hızlı ve rahat geçiş sağlamak üzere OGS(Otomatik Geçiş Sistemi) ve KGS(Kartlı Geçiş Sistemi) olmak üzere iki sistem uygulanmaktadır. Mükellefler, anlaşmalı bankalara başvurarak ödeme yapmak suretiyle bu sistemlerden yararlanmaktadırlar. Bu şekilde yapılan ödemeler banka dekontu ile belgelendirilmektedir.
Aşağıda, mükelleflerin boğaz köprüleri ve otoyollarda geçiş için OGS ve KGS sistemlerinden yararlanmak üzere anlaşmalı bankalara ödedikleri tutarların gider kaydedilip kaydedilemeyeceği ve KDV’sinin indirilip indirilemeyeceği konusu incelenecek, bu konudaki kişisel görüşlerimiz belirtilecektir.
II- BANKALARA ÖDENEN OGS VE KGS ÜCRETLERİNİN GİDER KAYDI VE KDV İNDİRİMİ
A- OGS VE KGS ÜCRETLERİNİN GVK VE KVK YÖNÜNDEN GİDER KAYDEDİLİP KAYDEDİLEMEYECEĞİ
GVK’nın 40/1. maddesinde, ‘ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin ticari kazancın safi tutarının tespitinde dikkate alınacağı’ hükme bağlanmıştır. Genel giderlerin ticari kazancın safi tutarının tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınabilmesi için,
– Gelirin elde edilmesi veya devam ettirilmesi için yapılmış olması,
– Yapılan gider karşılığında maddi bir kıymet iktisap edilmemesi,
– Kazancın tespitinde indiriminin yasaklanmamış olması
gerekir.
Öte yandan, 5520 sayılı KVK’nın 6. maddesinde, ‘kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun ticarî kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı’ hükme bağlanmıştır.
Bu hükümlere göre, işletme aktifindekayıtlı olan veya işletmeye dahil bulunan taşıtların boğaz köprüleri ve otoyollardan geçişi için ödenen OGS ve KGS ücretleri prensip olarak genel gider mahiyetinde olup, ticari veya safi kurum kazancın tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınabilecektir. İşletmenin faaliyet çeşidine göre, söz konusu ücretler bazı durumlarda pazarlama, satış ve dağıtım gideri olarak da dikkate alınabilmektedir.
B- BANKALARA ÖDENEN OGS VE KGS ÜCRETLERİNİN NE ŞEKİLDE BELGELENDİRİLECEĞİ
Bilindiği üzere, VUK’un 227. maddesine göre, mükelleflerin bu Kanun’da aksine hüküm olmadıkça bu Kanun’a göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait kayıtlarını bu Kanun’da sayılan fatura veya fatura yerine geçen belgeler (serbest meslek makbuzu, ücretlere ait kayıt ve vesikalar ile diğer evrak ve vesikalar) ile tevsik etmeleri gerekmektedir. OGS ve KGS ücretleri için bankalarca düzenlenen dekontlar VUK’da sayılan fatura veya fatura yerine geçen belgeler arasında yer almamaktadır.
Ancak, Maliye Bakanlığı 243 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği ile, VUK’un mükerrer 257. maddesinin verdiği yetkiye istinaden bankalarca düzenlenen dekontları VUK uyarınca düzenlenmesi zorunlu belgeler kapsamına almış, bankaların yaptıkları hizmet ve satış işlemlerine ilişkin olarak Tebliğ’de yer alan açıklamalar uygun olarak düzenlemek zorunda oldukları dekontların fatura yerine geçen belge olarak kabul edilmesini uygun görmüştür. Daha sonra yayımlanan 246 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği ile de, bankacılık teamüllerine göre bir, üç, altı ay veya bir yıl gibi belirli hesap devreleri itibariyle, devre sonlarında düzenlenen hesap bildirim cetvelleri (ekstreler) ile bildirilmesi mutad olan faiz, hizmet bedeli, komisyon ve masrafları için dekont yerine aynı bilgileri taşımak şartı ile düzenlenen hesap bildirim cetvellerinin de dekont gibi fatura veya benzeri olarak kabul edileceği açıklanmıştır.
Bu açıklamalara göre, işletme aktifinde kayıtlı olan veya işletmeye dahil bulunan taşıtların boğaz köprüleri ve otoyollardan geçişi için ödenen OGS ve KGS ücretleri, 243 ve 246 Sıra No.lu VUK Genel Tebliğlerinde yapılan açıklamalara uygun olarak bankalarca düzenlenen dekont ve hesap bildirim cetvellerine dayanılarak ödemenin yapıldığı yıl aşılmamak şartıyla geçiş yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın GVK ve KVK yönünden gider olarak dikkate alınabilecektir.
C- OGS VE KGS ÜCRETLERİNDE YER ALAN KDV’NİN İNDİRİMİ
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 20/4. maddesinde, ‘belli bir tarifeye göre fiyatı tespit edilen işler ile bedelin biletle tahsil edildiği hallerde tarife ve bilet bedelinin KDV dahil edilerek tespit olunacağı ve verginin müşteriye ayrıca intikal ettirilmeyeceği’ hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, 9 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nde, ‘belli bir tarifeye göre tespit edilen işlerde, fiyatı ilgili müessese veya Devlet tarafından önceden belirlenen mal teslimi ve hizmet ifalarında nihai perakende satış fiyatının KDV dahil edilerek belirlenmesinin mümkün bulunduğu,’ 22 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nde ise, ‘tarifesi vergi dahil olarak tespit edilen işler ile özel matrah şekillerine tabi mal ve hizmetlere ait KDV’nin iç yüzde oranı uygulanmak suretiyle hesaplanıp indirim konusu yapılabildiğinden, bu mal ve hizmetlere ilişkin fatura ve benzeri vesikalarda KDV’nin ayrıca gösterilmeyeceği, vergi dahil tek tutar olarak ifade edileceği’belirtilmiştir.
Bu açıklamalara göre, OGS ve KGS ücretleri KDV Kanunu’nun 20/4. maddesine göre KDV dahil olarak belirlendiğinden, bu ücretler içindeki KDV’nin geçiş yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın banka dekontu veya hesap bildirim cetvellerinin yasal defterlere kaydedildiği dönemde iç yüzde yöntemiyle (vergili bedel x vergi oran / 100 + vergi oranı) ayrılarak, Kanun’un 29 ve 34. maddelerinde belirtilen şartlar çerçevesinde indirim konusu yapılması gerekmektedir. Tarifeye dahil olan ve indirilecek nitelikte bulunan bu KDV’nin, Kanun’un 58. maddesine göre GVK ve KVK yönünden gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.
Konu ile ilgili olarak verilen bir Özelge’de de,
‘Bilindiği üzere, 243 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği(1) ile Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 257. maddesinin verdiği yetkiye istinaden bankalar tarafından düzenlenen dekontlar bu kanun uyarınca düzenlenmesi zorunlu belgeler kapsamına alınmıştır. Bankaların yaptıkları hizmet ve satış işlemlerine ilişkin olarak anılan tebliğde yer alan açıklamalara uygun olarak düzenlemek zorunda oldukları dekontlar, fatura yerine geçen belge olarak 01.01.1996 tarihinden itibaren kullanılmaya başlanılmıştır.
Bu itibarla, köprü ve otobanlardan … ile geçişlerde …… Bankası’nca ‘köprü tahsil’ açıklamalı dekont düzenlenmesi ve bu belgenin gider belgesi olarak kullanılması gerekmektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde, köprü ve otobanlardan …… ile geçişlerde kullanılmak üzere …….’na yatırılan paralar karşılığında düzenlenen dekontlarda yazılı bedellerin gider olarak indirilmesi ve bu belgeler üzerinde hesaplanan katma değer vergisinin de Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesi uyarınca indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.’ şeklinde idari görüş bildirilmiştir(2).
III- SONUÇ
Yukarıda yapılan açıklamalardan da fark edileceği üzere, bankalara ödenen OGS ve KGS ücretlerinin bankalarca düzenlenen dekont veya hesap bildirim cetvellerine dayanılarak yasal defterlere gider olarak intikal ettirilmesi ve bu ücretler içerisindeki KDV’nin iç yüzde yöntemiyle ayrılarak indirilmesi mümkün bulunmaktadır. Gider yazma veya KDV indirimi açısından dekont veya hesap bildirim cetvelinin yasal defterlere kaydedilmesi yeterli olup, araçların geçiş yapıp yapmamasının bir önemi bulunmamaktadır. Ayrıca, tarifeye dahil olan ve indirilecek nitelikte bulunan bu KDV’nin, Kanun’un 58. maddesine göre GVK ve KVK yönünden gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.
Yazar:YılmazSEZER*
Yaklaşım / Haziran 2010 / Sayı: 210