I- GİRİŞ
Asgari işçilik incelemesi sonucunda, eksik işçilik bildiriminden dolayı prim borcu tespit edilen işverenler, isterlerse uzlaşma talebinde bulunabilecektir.
Uzlaşma ile ilgili bu uygulama, sadece devamlı mahiyetteki yani, işyeri mahiyet kodu 3 ve 4 olan işyerlerinde Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca yapılacak asgari işçilik incelemesi sonucunda tespit edilecek ve sigortalılara mal edilmeyen eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanacak fark sigorta primi, gecikme cezası ve gecikme zammı ile bundan dolayı uygulanacak idari para cezalarında geçerli olacak ve uzlaşma talebinde bulunulabilecektir.
İşyeri mahiyet kodu 1 ve 2 olan geçici ve mevsimlik işyerlerinde asgari işçilik uygulaması sonucunda eksik işçilik prim borcu bulunduğu tespit edilen işverenlerin uzlaşma talebinde bulunma hakları yoktur.
II- ASGARİ İŞÇİLİK UYGULAMASININ TARİHÇESİ
Asgari işçilik uygulamalarıyla ilgili olarak geriye giderek kısa bir hatırlatma yapmakta yarar olacağı kanısındayız.
Bilindiği üzere; inşaat işyerleriyle ihale konusu işler için 07.07.1994 tarihinden itibaren 16/86 Ek sayılı Genelge ile asgari işçilik konusunda SSK Sigorta İl/Sigorta Müdürlükleri tarafından ön değerlendirme yapılmaya başlanmış ve akabinde konu ile ilgili bir dizi genelge yayımlanarak uygulamada çeşitli değişiklikler yapılmıştır.
07.07.1994 tarihinde başlanılan asgari işçilik uygulaması, dosya memurunca, işveren dosyası üzerinde bir ön değerlendirme sonucu dosyası incelenen işveren işlemlerinin Sigorta Müfettişi incelemesine gönderilip gönderilmeyeceğinin belirlenmesine yönelik bir idari işlem (tasarruf) olarak tanımlanmıştır (17.11.1995 tarih, 16/118, 09.02.1998 tarih, 16/156 ek sayılı Genelgeler)
506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası’nın 79. maddesine 4958 sayılı Yasa ile eklenen fıkralar ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 38. maddesi uyarınca 01.05.2004 tarihinden itibaren yeni bir uygulama başlatılmıştır. Konu ile ilgili olarak 13.05.2004 tarih, 16/318 ek sayılı genelge yayımlanmıştır.
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 38. maddesi uyarınca, Sigorta İl/Sigorta Müdürlüklerince 01.05.2004 tarihinden itibaren işyerlerinden dolayı Kuruma yeterli işçiliğin bildirilmiş olup olmadığına dair araştırma işlemi;
–506 sayılı Kanun’un 83. maddesinde belirtilen kurum ve kuruluşlar tarafından ihale yoluyla yaptırılan her türlü işler,
– Gerçek veya tüzel kişiler tarafından yapılan özel bina inşaatı işyerleri,
ile ilgili olarak uygulanmaya başlanmıştır.
Asgari işçilik ile ilgili bu uygulamalar, 5510 sayalı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile de aynen devam ettirilmektedir[1].
III- FARK İŞÇİLİK NASIL TESPİT EDİLECEK VE UZLAŞMA KAPSAMINA GİREN VE GİRMEYEN PRİM BORÇLARI
Asgari işçilik uygulamasında, 5510 sayılı Kanununla ilk defa daimi işyerleri için UZLAŞMA müessesesi getirilmiştir.
25.04.2009 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ‘Asgari İşçilik İncelemelerinde Uzlaşma Yönetmeliği’ ne göre;
1- Devamlı mahiyetteki işyerlerinde yapılan asgarî işçilik incelemesi: İşverenin Kuruma, emsaline, yapılan işin nitelik, kapsam ve kapasitesine göre işin yürütülmesi için gerekli olan sigortalı sayısının, çalışma süresinin veya prime esas kazanç tutarının altında bildirimde bulunduğunun saptanması halinde, işin yürütülmesi için gerekli olan asgarî işçilik miktarını, yapılan işin niteliği, bünyesinde kullanılan teknoloji, işyerinin büyüklüğü, benzer işletmelerde çalışan sigortalı sayısı, ilgili meslek veya kamu kuruluşlarının görüşü gibi unsurlar dikkate alınarak eksik işçilik farkı olup olmadığı tespit edilecektir. Söz konusu tespitler, SGK’nın müfettişleri tarafından yapılacaktır.
2- Yönetmeliğe göre, tespit edilen ve sigortalılara mal edilmeyen yani, eksik işçiliğinin kim veya kimlere ait olduğu tespit edilemeyen miktar üzerinden hesaplanacak prim aslı tutarları, Kanunun 89. maddesine göre hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile denetim raporunda müfettiş tarafından önerilen idarî para cezaları uzlaşma kapsamına girmektedir([2]).
3- İnceleme esnasında sigortalılara mal edilecek olan fark sigorta primlerinin de ortaya çıkması halinde sigortalılara maledilecek olan fark sigorta primleri uzlaşma kapsamına alınamaz. Ayrıca sigortalılara mal edilecek olan fark sigorta primleri ve bu sigortalıların çalışmalarının bildirilmemesi veya eksik bildirimi nedeniyle uygulanacak olan idarî para cezaları da uzlaşma konusu yapılamaz.
IV- FARK İŞÇİLİK PRİM BORCU İÇİN UZLAŞMA TALEBİ
1- İşverenler, devamlı mahiyetteki bir işyerinde yapılan asgari işçilik incelmesi sonucunda eksik işçilik prim farkının tespit edildiğine ilişkin tutanağın düzenlenme tarihinden, konuya ilişkin raporun Kurumun ilgili birimine gönderilmesine kadar geçen süre içerisinde her zaman uzlaşma talebinde bulunabilirler.
2- İşyeri incelenen işverenin bizzat veya noterden alınmış vekaletnameye dayanarak vekili vasıtasıyla; tüzel kişiler, küçük ve kısıtlılarla, vakıflar ve cemaatler ile tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde ise bunların kanunî temsilcileri marifetiyle yazılı olarak Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına başvurması esastır.
3- Müfettiş veya Rehberlik ve Teftiş Başkanlığınca nezdinde inceleme yapılan işverene uzlaşmaya davet niteliğinde bir yazı gönderilmez. Şu kadar ki Müfettiş tarafından, işveren ile birlikte incelemeye ilişkin tutanağın düzenlenmesi esnasında, işverene uzlaşma hakkının olduğu hatırlatılır ve bu durum da tutanakta belirtilir.
4- İncelemeyi yapan Müfettişe veya Müfettişin sürekli görev yaptığı Grup Başkanlığına ya da ilgili İl Müdürlüğüne uzlaşma talep dilekçesi verilmesi veyahut uzlaşma talebinin inceleme tutanağında yer alması da ilgili mercie yapılmış yazılı başvuru yerine geçer. Söz konusu talep bu mercilerce derhal Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına iletilir.
5- Uzlaşma talebinde bulunan işveren, tayin edilen uzlaşma gününden önce yazılı olarak Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına veya komisyona bu talebinden vazgeçtiğini bildirebilir. Bu durumda işveren uzlaşma talep etmemiş gibi işlem tesis edilir.
6- Uzlaşma görüşmeleri sırasında işveren veya işveren vekili isterse bağlı olunan meslek odasından bir temsilci ve 1/6/1989 tarihli ve 3568 sayılıSerbest Muhasebeci Malî Müşavirlik ve Yeminli Malî Müşavirlik Kanununa göre kurulan meslek odasından bir meslek mensubu bulundurabilir. Bu kişiler uzlaşma görüşmelerinde sadece görüş açıklayabilirler, görüşmeler sonucunda düzenlenecek tutanaklara imza atamazlar.
V- ÜZERİNDE UZLAŞILAN BORCUN ÖDEME SÜRESİ
Üzerinde uzlaşılan gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte hesaplanan prim aslı tutarları ve idarî para cezalarının toplam tutarı uzlaşma tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren bir ay içinde ödenmesi gerekir. Bu süre içinde tam olarak ödenmemesi halinde uzlaşma bozulur ve uzlaşılan tutarlar kazanılmış hak teşkil etmez. Bu durumlarda, ilgili il müdürlüğü müfettiş raporuna göre gerekli işlemi yapacak ve borcu tahsil cihetine gidecektir.
Komisyon kararına göre üzerinde uzlaşılan idarî para cezaları için ayrıca 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinin beşinci fıkrasında yer alan peşin ödeme indiriminden yararlanma söz konusu olamayacaktır.
VI- SONUÇ
Asgari işçilik yönünden daimi mahiyetteki işyerlerinde yapılacak incelemelerde, yapılan işin niteliğine, emsal durumdaki işyerlerine ve işin kapsamına göre bildirilmesi gereken işçiliğin bildirilmediği ve eksik işçilik bildiriminden dolayı tespit edilen prim aslı, gecikme cezası ve gecikme zammı ile idari para cezaları borcu için işverenler, incelemeyi yapan müfettişe İncelemeyi yapan Müfettişe veya Müfettişin sürekli görev yaptığı Grup Başkanlığına ya da ilgili İl Müdürlüğüne yazılı olarak UZLAŞMA talebinde bulunabilirler.
Sosyal Güvenlik mevzuatına daimi işyerleri için ilk defa getirilmiş olan ‘Fark İşçilikte Uzlaşma’ müessesesinin, geçici ve mevsimlik işyerleri için de getirilmesinde, hem işverenler için ve hem de Kurum için bir çok kolaylıklar ve yararlar sağlayacaktır.
Yazar:AhmetAĞAR*