bilgi@burhaneray.com +90 212 644 02 01

 IV- TELİF KAZANÇLARI İLE İLGİLİ ÖZELLİKLİ DURUMLAR

 

A- KİTAP YAZARLIĞI

Eser niteliği taşıyan kitabın satışından elde edilen telif kazançları gelir vergisinden müstesnadır. Kişisel olanakları ile kitabın dağıtım ve satışının GVK’nın 94. maddesinde sayılan kişi ve kurumlara yapılması durumunda tevkifata tabi olup, ayrıca satış işlemlerinin süreklilik arz edecek şekilde kendi nam ve hesabına yürütülmesi durumunda GVK’nın 65. maddesine istinaden mükellefiyet tesis edilmesi gerekmektedir. Satış işleminin arızi olarak bir defaya mahsus yapılması halinde ise, arızi kazanç olarak vergilendirilmesi gerekmektedir.

1 – Kitap Yazarlığı Faaliyetinin KDV Karşısındaki Durumu

Müellif, yazar, heykeltıraş gibi eser sahiplerinin gerçekleştirdikleri serbest meslek faaliyetinin KDV karşısındaki durumu gelir vergisine paralel bir şekilde düzenlenmiştir.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, 19.12.2008 tarih veB.07.1.GİB.4.34. 17.01.09.11400 sayılı Özelge’de,

‘Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesinde; ‘Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat gelir vergisinden müstesnadır.

Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir.

Yukarıda yazılı kazançların arızî olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez. Serbest meslek kazançları istisnasının, bu Kanun’un 94. maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur.’ hükmü yer almaktadır.

Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanunu’nun ‘Vergi Tevkifatı’ başlıklı 94. maddesinde; ‘Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.’ hükmüne yer verilmiş, maddenin 2/a bendinde de; yaptıkları 18. madde kapsamına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 149 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nin I/d bölümüne göre, söz konusu serbest meslek kazancı istisnasının uygulanabilmesi, istisnaya konu eserlerin 5846 sayılı Fikir Ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre ‘eser’ niteliğinde olması koşuluna bağlanmış olup, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 1/B-a maddesinde, ‘eser’; ‘Sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri’ olarak ifade edilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, tarafınızdan yapılan çalışmaların 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre ‘eser’ niteliğinde olması koşulu ile söz konusu çalışmaların satılması, devri, temliki ve kiralanmasından elde edilecek kazanç nedeniyle Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesinde yer alan istisnadan faydalanmanız mümkündür.

Ayrıca söz konusu çalışmalarınızın GVK’nın 94. maddesinde sayılanlara satılması halinde, ödemeyi yapanlarca gider pusulası düzenlenerek Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/2-a maddesi gereğince gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir. Bu çalışmaların nihai tüketicilere satılması durumda ise, tarafınızdan serbest meslek makbuzu düzenlenerek kazancınızın belgelendirilmesi, gelir vergisi tevkifatı yapılmaması ve söz konusu istisna kazançlarınızdan dolayı yıllık beyannamesi verilmemesi gerekmektedir.

19 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nde konuya açıklık getirilmiş ve Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesinde sözü edilen faaliyetleri mutad ve sürekli bir şekilde yapanların gerçek usulde katma değer vergisine tabi olacağı, arızi nitelik taşıyan serbest meslek faaliyetlerinde ise vergi uygulanmayacağı ve GVK’nın 3239 sayılı Kanunla değişik 18. maddesi kapsamına giren faaliyetlerde de yukarıdaki hükmün geçerli olacağı belirtilmiştir.

Bu itibarla, sözü edilen 18. madde kapsamına giren faaliyetlerin mutad ve sürekli bir çerçevede sürdürülmesi gerçek usulde KDV mükellefiyetini gerektirmektedir. Bu faaliyetlerin arızi olarak yapılması halinde ise yukarıdaki açıklama çerçevesinde vergi aranılmayacaktır.

Yukarıdaki açıklanan Tebliğ ile bu yetkiye dayanılarak GVK’nın sözü edilen 18. maddesi kapsamına giren teslim ve hizmetleri münhasıran aynı Kanun’un 94. madde sinde zikredilen kişi ve kuruluşlara yapanların KDV’nin bu kişi ve kuruluşlar tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilmesinin uygun görüldüğü, ancak serbest meslek erbabının bu uygulamadan faydalanabilmesi için gerçek usulde KDV mükellefiyetlerinin sadece GVK’nın 18. maddesi kapsamına giren işlemlerden ibaret olması ve işlemlerin tamamının aynı Kanun’un 94. maddesine göre, gelir vergisi stopajına tabi tutulması gerektiği açıklanmıştır.

Ayrıca, bu şekilde işlem yapılabilmesi için Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesi kapsamına giren kişilerin bu durumu önceden vergi sorumlusuna bildirmesi gerekmektedir. 18. madde kapsamına giren teslim veya hizmetleri 94. maddede sayılan kişi ve kuruluşlar yanında maddede yer almayanlara da yapanlar bu uygulamadan faydalanamayacaktır.

224 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nin; ‘5’ maddesinde;

‘Yukarıda belirtilen düzenlemelere paralel olarak, Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesinde belirtilen teslim ve hizmetleri münhasıran aynı Kanun’un 94. maddesinde sayılan kişi ve kurumlara yapanların katma değer vergisi yükümlülükleri, hasılatlarına bağlı olmaksızın, 19 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nde açıklandığı şekilde, tevkifat yapmakla sorumlu olanlarca yerine getirilecektir.’ denilmektedir.

Diğer taraftan, Bakanlık Makamı’ndan alınan … tarih ve … sayılı yazıda; ‘Bu hükme göre, telif hakkına konu olan hususlarda devamlılık arz edecek şekilde faaliyette bulunulmaması ve bu işin mutad meslek haline getirilmemesi, başka bir ifade ile aynı yılda veya birbirini takip eden yıllarda birden fazla eser meydana getirilmemesi şartıyla, sözü edilen faaliyetlerin arızi serbest meslek faaliyeti kapsamına gireceğinden söz konusu kitabın …tarafından satışı KDV’ye tabi olmayacaktır.’ denilmektedir.

Buna göre, tarafınızca yapılan çalışmaların aynı yılda yada birbirini takip eden yıllarda birden fazla yapılması halinde faaliyetiniz mutad meslek faaliyeti kapsamına gireceğinden KDV’den istisna olması mümkün bulunmamakta olup, KDV mükellefiyeti tesis ettirmeniz gerekmektedir. Söz konusu faaliyetin mutad meslek haline getirilmeden arızi olarak yapılması halinde ise elde edilen kazanç arızi kazanç olacağından bu faaliyetle ilgili olarak herhangi bir KDV mükellefiyeti tesis ettirilmeyecektir.

Ancak, söz konusu çalışmalarınızın tamamının Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinde sayılan kurum ve kuruluşlara teslim edilmesi halinde KDV ile ilgili yükümlülükler tevkifat yapmakla sorumlu olan bu kurum ve kuruluşlarca yerine getirilebileceğinden bu durumda KDV mükellefiyeti tesis ettirmenize gerek bulunmamaktadır.şeklinde idari görüş bildirilmiştir.   

2- Yazarın Telif Hakkını Devretmeksizin Kitaplarını Kendi Olanaklarıyla Dağıtması

Telif hakkının herhangi bir şirket veya kitabevine devredilmeksizin kişinin eserini kendi olanaklarıyla satış ve dağıtımının yapılması halinde gelir vergisi ve KDV açısından mükellefiyetinizin doğup doğmadığı, yapılacak satışların nasıl vergilendirileceği ve belgelendirmenin ne şekilde olması gerektiği hususunda, İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı, 28.11.2008 tarih ve 176200-ÖZ/1050-9951 sayılı Özelge’de;

‘Gelir Vergisi Kanunu Uygulaması Yönünden:

‘…

Bu kazanç istisnasının uygulanabilmesi için, maddede yer alan fikri ürünlerin serbest meslek faaliyeti olarak meydana getirilmesi, dolayısıyla elde edilen gelirin serbest meslek kazancı olması gerekmektedir. Bunun yanı sıra, serbest meslek faaliyeti sonucu ortaya konulan çalışmaların istisna kapsamında olabilmesi için bu çalışmaların 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca eser sayılması gerekmektedir.

Ayrıca aynı Kanun’un ‘Arızi Kazançlar’ başlıklı 82. maddesinin 4. bendinde ise; arızî olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla tahsil edilen hasılatın arızi kazanç olarak vergiye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Öte yandan anılan Kanun’un ‘Vergi Tevkifatı’ başlıklı 94. maddesinde; kimlerin tevkifat yapacağı açıklanmış olup, söz konusu maddenin 2. bendinde ‘yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden;

a) 18. madde kapsamına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden %17,

b) Diğerlerinden %20 oranında vergi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

Yukarıda belirtilen hüküm ve açıklamalar çerçevesinde;

– Adı geçenin kendi olanaklarıyla bastırmış olduğu ve herhangi bir kitabevi yada şirkete telif hakkı devredilmeksizin yine kişisel olanaklarıyla dağıtım ve satışını yapacağı ‘…’ adlı kitabın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre eser niteliği taşıması ve bu durumun adı geçen tarafından tevsik ve ispat edilmesi şartı ile söz konusu kitabın satışından elde edilen kazancın Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesine göre gelir vergisinden müstesna tutulması gerekmekte; ancak söz konusu istisna, tevkif suretiyle ödenecek vergileri kapsamadığından adı geçenin Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinde sayılan kişi ve kurumlara satış yapması durumunda yine aynı maddenin 2. bendi uyarınca %17 oranında gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması,

– Söz konusu kitabın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre eser niteliği taşımaması ve bu durumun adı geçen tarafından tevsik ve ispat edilememesi halinde ise; elde edilen gelir nedeniyle Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesinde yer alan istisnadan faydalanılması mümkün bulunmamakta, anılan kitabın dağıtım ve satış işlemlerinin aynı yılda veya müteakip yıllarda süreklilik arz edecek şekilde mutad bir meslek halinde kendi nam ve hesabına yürütülmesi durumunda Gelir Vergisi Kanunu’nun 65. maddesine istinaden mükellefiyet tesisi gerekmekte,

– Ancak anılan kitabın satış ve dağıtım işlemlerinin arızî olarak bir defaya mahsus olmak üzere yapılması halinde ise söz konusu faaliyet arızi serbest meslek faaliyeti olup elde edilecek kazancın Arızi Kazanç olarak vergilendirilmesi gerekecektir. 

Katma Değer Vergisi Kanunu Uygulaması Yönünden:

‘KDV Kanunu’nun 1/1. maddesine göre ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisine tabi bulunmaktadır. Bu faaliyetlerin mutad ve sürekli bir şekilde yapılması gerçek usulde KDV mükellefiyetini gerektirmektedir.

Buna göre, telif hakkına konu olan hususlarda devamlılık arz edecek şekilde faaliyette bulunulmaması ve bu işin mutad meslek haline getirilmemesi, başka bir ifade ile aynı yılda veya birbirini takip eden yıllarda birden fazla eser meydana getirilmemesi, şartıyla yapılacak kitap satışları katma değer vergisine tabi olmayacaktır.’

Bu itibarla yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde adı geçenin aynı yılda veya birbirini takip eden yıllarda birden fazla telif hakkına konu olan eser meydana getirmemiş olması koşulu ile KDV mükellefiyetinin tesis edilmesine gerek bulunmamaktadır.

Vergi Usul Kanunu Uygulaması Yönünden:

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 236. maddesinde:

‘Serbest meslek erbabı, mesleki faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir nüshasını müşteriye vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir.’

hükmü yer almaktadır.

Bu hükümden de anlaşılacağı üzere mesleki faaliyetlerin icrasında serbest meslek makbuzu düzenlemesi gerekmektedir.

Buna göre,

– Söz konusu kitabın satışında elde edilecek kazancın Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesine göre Gelir Vergisinden müstesna tutulması halinde mükellefiyetinin açılmaması dolayısıyla VUK’da belirtilen belgeleri ve defterleri kullanmaması,

– Elde edilen gelir nedeniyle Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesinde yer alan istisnadan faydalanılmaması yani Gelir Vergisi Kanunu’nun 65. maddesine istinaden mükellefiyet tesisi gerektiği durumlarda Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen belgeleri ve defterleri kullanması

gerekmektedir.’şeklinde idari görüş bildirilmiştir.

Öte yandan 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında bilgi verilmesi istenilen benzer bir konuda İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı 28.11.2008 tarih ve176200-ÖZ/1050-9951 sayılı Özelge’de;

Gelir Vergisi Kanunu Uygulaması Yönünden:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun Serbest Meslek Kazancının Tarifi’ başlıklı 65. maddesinde; ‘… hükmü yer almıştır.

Diğer taraftan aynı Kanun’un 66. maddesinde ‘Serbest Meslek Erbabı’nın tarifi yapılmış olup söz konusu maddeye göre serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenlerin serbest meslek erbabı olduğu belirtilerek serbest meslek faaliyetinin yanında başka bir iş veya görev ile devamlı olarak uğraşılmasının da bu vasfı değiştirmeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Bu kazanç istisnasının uygulanabilmesi için, maddede yer alan fikri ürünlerin serbest meslek faaliyeti olarak meydana getirilmesi, dolayısıyla elde edilen gelirin serbest meslek kazancı olması gerekmektedir. Bunun yanı sıra, serbest meslek faaliyeti sonucu ortaya konulan çalışmaların istisna kapsamında olabilmesi için bu çalışmaların 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca eser sayılması gerekmektedir.

Ayrıca aynı Kanun’un ‘Arızi Kazançlar’ başlıklı 82. maddesinin 4. bendinde ise; arızî olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla tahsil edilen hasılatın arızi kazanç olarak vergiye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Öte yandan anılan Kanun’un ‘Vergi Tevkifatı’ başlıklı 94. maddesinde; kimlerin tevkifat yapacağı açıklanmış olup, söz konusu maddenin 2. bendinde yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden;

a- 18. madde kapsamına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden %17,

b- Diğerlerinden %20 oranında vergi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

Yukarıda belirtilen hüküm ve açıklamalar çerçevesinde;

– Adı geçenin kendi olanaklarıyla bastırmış olduğu ve herhangi bir kitabevi yada şirkete telif hakkı devredilmeksizin yine kişisel olanaklarıyla dağıtım ve satışını yapacağı ‘……’ adlı kitabın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre eser niteliği taşıması ve bu durumun adı geçen tarafından tevsik ve ispat edilmesi şartı ile söz konusu kitabın satışından elde edilen kazancın Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesine göre gelir vergisinden müstesna tutulması gerekmekte; ancak söz konusu istisna, tevkif suretiyle ödenecek vergileri kapsamadığından adı geçenin Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinde sayılan kişi ve kurumlara satış yapması durumunda yine aynı maddenin 2. bendi uyarınca %17 oranında gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması,

– Söz konusu kitabın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre eser niteliği taşımaması ve bu durumun adı geçen tarafından tevsik ve ispat edilememesi halinde ise; elde edilen gelir nedeniyle Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesinde yer alan istisnadan faydalanılması mümkün bulunmamakta, anılan kitabın dağıtım ve satış işlemlerinin aynı yılda veya müteakip yıllarda süreklilik arz edecek şekilde mutad bir meslek halinde kendi nam ve hesabına yürütülmesi durumunda Gelir Vergisi Kanunu’nun 65. maddesine istinaden mükellefiyet tesisi gerekmekte,

– Ancak anılan kitabın satış ve dağıtım işlemlerinin arızî olarak bir defaya mahsus olmak üzere yapılması halinde ise söz konusu faaliyet arızi serbest meslek faaliyeti olup elde edilecek kazancın Arızi Kazanç olarak vergilendirilmesi gerekecektir.’

Katma Değer Vergisi Kanunu Uygulaması Yönünden:

‘…

Buna göre, telif hakkına konu olan hususlarda devamlılık arz edecek şekilde faaliyette bulunulmaması ve bu işin mutad meslek haline getirilmemesi, başka bir ifade ile aynı yılda veya birbirini takip eden yıllarda birden fazla eser meydana getirilmemesi, şartıyla yapılacak kitap satışları katma değer vergisine tabi olmayacaktır.

Bu itibarla yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde adı geçenin aynı yılda veya birbirini takip eden yıllarda birden fazla telif hakkına konu olan eser meydana getirmemiş olması koşulu ile KDV mükellefiyetinin tesis edilmesine gerek bulunmamaktadır.

Vergi Usul Kanunu Uygulaması Yönünden:

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 236 maddesinde:

‘Serbest meslek erbabı, mesleki faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir nüshasını müşteriye vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir.’

hükmü yer almaktadır.

Bu hükümden de anlaşılacağı üzere mesleki faaliyetlerin icrasında serbest meslek makbuzu düzenlemesi gerekmektedir.

Buna göre,

– ‘söz konusu kitabın satışında elde edilecek kazancın Gelir Vergisi Kanunu’nun 18. maddesine göre gelir vergisinden müstesna tutulması halinde mükellefiyetinin açılmaması dolayısıyla VUK’da belirtilen belgeleri ve defterleri kullanmaması,

– Elde edilen gelir nedeniyle GVK’nın 18. maddesinde yer alan istisnadan faydalanılmaması yani GVK’nın 65. maddesine istinaden mükellefiyet tesisi gerektiği durumlarda VUK’da belirtilen belgeleri ve defterleri kullanması

gerekmektedir.’şeklinde idari görüş bildirilmiştir.

B- YURT DIŞINDAN SATIN ALINAN TELİF HAKKI ÖDEMESİNDE STOPAJ VE KDV UYGULAMASI

Yurt dışındaki mükellef olan ya da olmayan kuruluşlardan satın alınacak kitapların telif hakkı bedeli üzerinden KDV ve vergi tevkifatı yapma sorumluluğunun olup olmadığı sorusuna İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 15.05.2008 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.16.01 /KVK-30/9976 sayılı Özelge’de;

‘5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun ‘Tam ve Dar Mükellefiyet’ başlıklı 3. maddesinin 2 no.lu fıkrasında, ‘Dar mükellefiyet: Kanun’un 1. maddesinde sayılı kurumlardan kanunî ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanlar, sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirilirler.’ hükmüne yer verilmektedir.

Diğer taraftan, aynı Kanun’un ‘Dar mükellefiyette vergi kesintisi’ başlıklı 30. maddesinin 2 no.lu fıkrasında, (2) Ticarî veya ziraî kazanca dâhil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayrimaddî hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen kişilerce % 15 (2006/11447 sayılı BKK ile %20. Yürürlük; 01.01.2007) oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılır.

Bu hükümlere göre, şirketiniz tarafından yurtdışındaki kuruluşlardan kitapların telif haklarını satın almak için yapacağınız ödemeler üzerinden % 20 oranında vergi kesintisi yapılması gerekmektedir.

Ayrıca, söz konusu tevkifat uygulamasında, ödeme yapılan yabancı kurumun mukimi olduğu ülke ile ülkemiz arasında mevcut bir çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması bulunması halinde ise, anlaşma hükümlerinin dikkate alınması gerekeceği de tabiidir.

KDV Kanunu’nun 1/1. maddesine göre, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin, ½. maddesi ile de her türlü mal ve hizmet ithalatının KDV’ne tabi olduğu, hükme bağlanmıştır.

Kanun’un 4. maddesinde, hizmetin teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği, 6/b maddesinde ise işlemlerin Türkiye’de yapılmasının, hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade ettiği hükme bağlanmıştır.

Yine, Kanun’un 9. maddesinde gerekli görülen hallerde vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutma konusunda Bakanlığımıza yetki verilmiştir.

Konu ile ilgili olarak yayımlanan 15 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nin C. Yurt Dışından Sağlanan Hizmetler başlıklı bölümünde;

‘KDV Kanunu’nun 1. maddesine göre işlemler Türkiye’de yapıldıkları takdirde vergiye tabi tutulabilecektir. Aynı Kanun’un 6/b maddesine göre, Türkiye’de yapılan veya faydalanılan hizmetler Türkiye’de ifa edilmiş sayılacaktır. Yurt dışında firmalara yaptırılan hizmetlerden bu kapsama girenlerin vergiye tabi olacağı açıktır. Bu gibi hizmet ifalarında mükellef esas olarak yurt dışındaki fırına olmakla birlikte firmanın Türkiye’de ikametgahı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmaması halinde vergi, sözü edilen Kanun’un 9. maddesi gereğince hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından bağlı bulunulan vergi dairesine sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir.’ denilmektedir.

Buna göre; yurt dışındaki kuruluşlardan satın alınacak olan kitapların telif hakkı bedeli üzerinden %18 oranında KDV hesaplanarak sorumlu sıfatıyla 2 no.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilerek kanuni süresi içerisinde ödenmesi ve aynı dönemde l no.lu KDV beyannamesinde indirim konusu yapılması gerekmektedir.’ şeklinde idari görüş bildirilmiştir.

 

 

Yazar:NuriDEĞER*

Yaklaşım / Temmuz 2009 / Sayı: 199 

(Devamı Gelecek Sayımızda)

*          YMM

(G        Yazının I. Bölümü İçin Bkz. Yaklaşım, Haziran 2009, Sayı: 198, s. 28-36